top of page
Yazarın fotoğrafıMUSTAFA ALİ UÇAR

KURAN BİLİMSEL MUCİZESİ SEMANIN GENİŞLEMESİ VE İTİRAZLARA CEVAPLAR

Güncelleme tarihi: 20 Tem 2023





Musiun kelimesinin diğer anlamı evrenin genişlemesi değildir

İtiraz: Ayette geçen Musiun kelimesinin ilk (temel) anlamı genişletmektir evet ama bunun yanında güç yetirmek, gücü yetmek anlamları da vardır..


Cevap: Bu söylenilen doğru evet, “Musiun=موسعون” “Evsea=أوسع” fiilinin failidir. Evsea bir fiildir, “genişletmek” demektir. Musiun ise failidir, yani öznesidir, işi yapandır ve “genişleten” anlamına gelir. Fakat kelimelerin dil içinde yeni anlamlar kazanma özelliğinden dolayı bu kelime de mecaz olarak“ “gücü yeten” anlamlarında gelmektedir. Bazı tefsirlerde bunun mecaz verilmesi sebebi dönemin kozmolojik bilgisinden kaynaklanmaktadır.


Lakin Arapça da قوة güç قدرت kudret سُلْطَانٍۜ bir çok direk anlamları varken لَمُوسِعُونَ demesi çok önemlidir. Kuranı kerimde bu kelimenin fiziksel genişlemek kullandığınıda görmekteyiz





Arapça sözcükler genişletmek olarak kullanıldığını aktarmaktadır



Meallerin çoğunluğu genişletmekteyiz olarak vermişler


Prof. Dr. Hayrettin Karaman , Prof. Dr. İbrahim Kâfi Dönmez , Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı , Prof. Dr. Sadrettin Gümüş tarafından yazılan Diyanet Kuran yolu tefsir meali de genişletmekteyiz demektedir.




Nitekim eski tefsirler bunun göğün genişletmekteyiz anlamı olduğunu söylemişler .Müfessirler de tek mana ile kalmayıp mümkün olan manaları vermişlerdir .Lakin birilerinin dediği gibi eski tefsirlerde bu yoktur demek yalan söylemekten başka bir şey değildir. Ama yine de ayetleri hiç ikinci üçüncü manasına götürmeden direk manasını veren ve “Biz genişleticileriz” diye yazan çok sayıda eski âlim de var. Örneğin; İbn-i Zeyd, Zeccac, İbn-i Kesir, Fahreddin Razi, Ebussuud Efendi, Mukatil b. Süleyman, el-Firuzabadi, el-Taberani, Kurtubi, İbn Cerir Taberi ve daha birçoğu. Bu kişiler Kuran’da evrenin genişlemesi mucizesi konusunda bilgi sahibi olmadan ayetin düz anlamını vermişlerdir.




Arapçası لَمُوسِعُونَ إِنَّا şeklindedir. مُوسِعُونَ kelimesi, “genişletmek” anlamına gelen أَوْسَعَ fiilinden türemiştir. Başındaki “lâm” ise, lâm-ı tekit olup, takip ettiği isim ya da sıfata vurgu yaparak “çok fazla” anlamı katmaktadır. Dolayısıyla bu ifade: “Biz evreni çok fazla genişletiyoruz.” anlamına gelmektedir.



Yüzlerce anlamı var birinden içinde istediğinizi seçiyorsunuz diyen kişiler yalan söylemektedir dört beş anlamı var bunlarda bağlam ile en uygun olan esas alınır. Ayetin öncesinde sema olduğu için أَوْسَعَ fiili nesnel olarak genişlemek anlamına gelir



Göklerin gerilmesi ifadesi Kuran’dan önce Tevrat’ta ve Hindu kaynaklarında geçiyor diyenler var. Allah medeniyet kurmuş ve şehirleşmiş hiçbir milleti peygambersiz bırakmamıştır . Hint metinleri de zamanla tahrif edilse de insan anlayışına uygun yanlış bilgiler sokulsa da kaynağı peygamberlere dayandığına dair görüşler vardır. Dolayısıyla bu kitaplarda böyle mucize ifadelere rastlanması da yine Kuran’ı doğrular.


Derseniz ki Kuran bu ifadeleri o kitaplardan almış olabilir. Öncelikle Araplar ümmi bir topluluktur ve Peygamber de ümmidir. Kitaplarla haşır neşir olan bir millet değildiler. Yazıları bile deri, kemik gibi maddeler üzerine zorla yazarlardı. Yani kitap onlar için lükstü. İnternetleri de yoktu ki her milletin kaynaklarını detaylı tarasınlar Sonra, Kuran neden bu tahrif edilmiş kitaplardaki hiçbir yanlışı almadı da hep doğruları ve mucizeleri seçti aldı diye de sorarlar.

Yeşaya.51:13=Sizi yaratan, gökleri geren,dünyanın temellerini atan Rab'bi nasıl olur da unutursunuz? Sizi yok etmeye hazırlanan zalimin öfkesinden neden gün boyu yılıp duruyorsunuz? Hani nerede zalimin gazabı?


Yeşaya.45: 12=Dünyayı ben yaptım,üzerindeki insanı ben yarattım.Benim ellerim gerdi gökleri,bütün gök cisimleri benim buyruğumda.


Yeşaya.48: 13=Yeryüzünün temelini elimle attım,gökleri sağ elim gerdi.Onları çağırdığımda birlikte önümde dikilirler.


Tevrat tefsirlerinde bunun evrenin genişlemesi şeklinde anlaşılmamış çadırın gerilmesi ayete olduğu gibi perdenin gerilmesi gibi göğün gerildiği anlaşılmış...




İtiraz: Kuran’da evrenin genişlemesi mucizesi konusuna diğer bir itiraz şöyle ki ayette “ha” yani “onu” kelimesi yok Ayetin gerçek çevirisi şu şekilde“Biz göğü Büyük bir güçle bina ettik muhakkaki biz genişleticiyiz.”fiilini göğe atfettiğini düşündüren nedir? Belki Allah başka bir şeyi genişletmekten bahsediyor? İnsanlar için faydalı şeyleri geniş geniş vermekten bahsediyor belki? Yiyecekleri, yağmurları, malları, mülkleri vb. insanlar için geniş geniş, bol bol dağıtırız demek istiyor belki? Cevap: Gerçekten bu itiraz komik ve kendiyle çelişiyor. çünkü iddia sahibi evrenin bina edilmesi ifadesinin peşine gelen genişleticiyiz ifadesini “belki başka birşeyi genişletiyor olabilir” diye anlamlandırmak istiyor. Bu şuna benziyor biri dese ki “perdeyi yıkadım, astım” bu iddiacı ateist diyecekmi ki “burada astım kelimesine onu kalimesi eklenmediği için neyden bahsettiği belli değil, belki de ip asmıştır 🙂 ” Ne kadar komik duruyor değil mi?


https://www.bilimveyaratilisagaci.com/2020/08/kuranda-evrenin-genislemesi/ Bu siteyi mutlaka okuyunuz siteden çok fazla alıntı yapılmıştır..




Sema ifadesi atmosferdir diyenler var sema çok geniş bir anlama sahiptir yerden yukarı bütün evren sema olarak kullanılır Semada güneş semada yıldızlar Türkçe de gökte güneş gökte yıldız sözleri güneş atmosferde anlamına gelmez.


Sözlükte “yükseklik” anlamında bir isim olup sümüv (semâ) kökünden türemiştir (çoğulu semâvât); “gök, bulut, yüksekte olan her şey, evin tavanı, yağmur, atın sırtı” gibi mânalara da gelir. Daha çok “gökyüzü” anlamıyla zikredilen semâ yerine göre müzekker (el-Müzzemmil 73/18) ve müennes (Fussılet 41/11), yerine göre müfred (Fussılet 41/11) ve cemi (el-Bakara 2/29) şeklinde kullanılmıştır (Râgıb el-İsfahânî, el-Müfredât, “smv” md.). İslâm düşüncesinde varlık ve kâinat tasavvurunun bir parçası olarak sema kelimesinin biri fizikî, diğeri fizik ötesi iki anlamından söz edilir. Yeryüzünün herhangi bir noktasından yukarıya doğru bakıldığında uzaydaki gök cisimleri dahil görülen bütün uzaklıklar semanın kozmoloji, astronomi ve astrofizik gibi ilimlerin konusunu teşkil eden fizikî boyutunu oluşturur

Gök, kelimesinin Kur'an'daki kullanımları dikkate alınarak genişletilen şey, bu ve benzeri bağlamlarda "evren"(Esed, III, 1070-1071) "dünyanın dışındaki bütün kâinat"(Celal Kırca, a.g.e., s. 62) anlamlarında yorumlanabilmektedir. (bk. Razi, XXVIII, 225-226; göklerin ve yerin yaratılması hakkında bk. Bakara 2/22, 29; Kur’an Yolu: V/80-82.) Sema Arapça da gök anlamına gelmektedir eski dilde uzay tabiri olmadığı için sema bütün gökyüzü içinde kullanılmıştır. Kuranda neden bazı şeylere işaret vardır kuran üzerinde derin derin düşünsünler ve onun hak olduğunu görsünler diye böyle işaretler bulunmaktadır. Bilim keşif etikten sonra bunlar söyleniyor diyenlere deriz ki: Kuran asla bir bilim kitabı değildir. Bilimsel olgulara işaret eder bir şeyin bilimsel olması için onun bir çok aşaması vardır. Kuran ise böyle aşamaları aktarmaz ,olgulara sonuca işaret eder.


Sema anlamları için verdiğimiz sözlüklere ve tefsirlere bakabilirsiniz..


Bilim keşif edildikten sonra kuranda var diyorsunuz sözüne karşı bilimin keşif etmediği zamanlarda bile sözlük anlamından yola çıkıp bu anlamada geleceğini söyleyenleri görmüş olduk ayrıca kuran bilim kitabı değil bilimsel aşamaları anlatmaz bilimsel olgulara kuran ''işaret' etmektedir.


Yapılan yorumların eşit olsa bile bir kaç yorumdan bir tanesinin bilimsel olgu ile uyuşması yeterlidir kuranın bir tefsiri de gözlemsel gerçeklerdir. kuranda anlatılanın ne olduğunu anlamak için kuranın söylemi ile göklere yerlere bakmamız oradan edinmiş olduğumuz bilgi ile kuranı anlamamız kadar doğal bir şey yoktur.

Bilim sürekli değişiyor, evrenin genişlemesi de değişirse ne olacak?

Bilimde değişkenler çok fazladır ama bu olgular olmadığı anlamına gelmez. Bilimsel yasalar olgudur, evrenin genişlemesi bir gözlemdir, olgudur.. Evrenin başka bir evren içinde genişlemesi birden çok evrenin birlikte genişliyor gibi yeni keşifler olması genişleme olgusuna engel olmaz. İçinde bulunduğumuz evrenin sürekli olarak genişlediği gözlenmektedir. Burada bu gözlemle ilgili bazı ipuçları üzerinde durulmaktadır.

Evrenin genişlemesi, evrenin birbirine uzak kısımları arasındaki mesafenin zaman içinde artmasıdır. Evrenin genişlemesinin tam olarak ne anlama geldiği, somut benzetmelerle daha iyi anlaşılır. Örneğin uzayın bir boyutlu elastik bir ip olduğunu varsayalım. Bu uzayda hareket eden cisimler, ileriye ya da geriye doğru yol alırken elastik ip esneyerek uzar. Ancak cisimlerin uzunluğu değişmez. Benzer biçimde iki boyutlu bir uzayı da her yönde esneyen elastik bir düzlem gibi düşünebiliriz. Uzay genişlerken cisimlerin arasındaki mesafeler artar ancak cisimlerin boyutları değişmez. Evrenin genişlediğine işaret eden pek çok veri vardır. Bunların en önemlilerinden biri, uzak gökadaların gözlemlenmesi ile elde edilen sonuçlardır. Edwin Hubble 1929’da yaptığı gözlemler sonucunda, istisnasız her yöndeki uzak gök cisimlerinin Dünya’dan uzaklaştığını ve Dünya’ya olan mesafe arttıkça uzaklaşma hızının arttığını göstermişti. Bu veriler, genişleyen evren modeli ile uyumludur. Kozmik artakalan ışımasının zaman içinde soğuması da genişleyen evren modelini destekleyen veriler arasında sayılabilir.

Kuran bir kelam ile çok şey söyleyen ilahi bir eserdir sema aynı zamanda atmosferi içine almaktadır yapılan bilimsel çalışmada atmosferin genişlediği tespit edilmiştir.

Science Advances dergisinde yayınlanan yeni bir araştırma , iklim değişikliğinin troposferin - Dünya'nın atmosferin alt kısmı - kademeli olarak genişlemesine neden olduğunu buldu. 1980 ile 2020 arasında, troposfer her on yılda yaklaşık 164 fit genişlerken, bu oran 2001 ile 2020 arasında on yılda yaklaşık 174 fit'e yükseldi.





Tüm itirazlara cevap için bunu mutlaka izleyiniz...


Kaynakları okuyup videoları izleyiniz...


Araştırmacı Mustafa Ali UÇAR


KAYNAKLAR




1.266 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page